'Yaz enerjisiyle dolu bir dizi yaptık'
Show TV’nin merakla beklenen dizisi ‘Aşk Laftan Anlamaz’, bu akşam ilk bölümüyle seyirci karşısına çıkıyor.
Güncelleme: 01 Kasım 2016 Salı, 16:41:10
Copyright 2024 Show Televizyon Yayıncılık A.Ş. Üretim ve Tasarım Ciner Bilgi Grubu
Show TV’nin merakla beklenen dizisi ‘Aşk Laftan Anlamaz’, bu akşam ilk bölümüyle seyirci karşısına çıkıyor. Hayat ve Murat’ın tesadüflerle başlayan sürtüşmeli, romantik ve bir o kadar da eğlenceli hikâyesini anlatan ‘Aşk Laftan Anlamaz’ın başrol oyuncuları Hande Erçel ve Burak Deniz, karakterlerini ve yaz sezonuna damga vuracak projeyi HT Magazin’e anlattı.
‘Aşk Laftan Anlamaz’ için bir araya geldiniz. İlk görüşme nasıl geçti?
Hande Erçel: Dizi başlamadan iki hafta önce bir araya geldik. Tanıştığımızda ikimiz de çok heyecanlıydık. Muhabbet bile edemedik. Sete girdikten sonra kaynaştık. Üzerimizdeki o heyecan gitmişti artık.
Burak Deniz: Benim için partner önemliydi. Hande’yle tanışmıyordum sadece dizisini biliyordum. İlk toplantıda ikimiz de gergindik. Hatta geçen gün de bunun geyiğini yaptık. Ne Hande benim yanıma geldi ne ben onun yanına gittim. Sonuçta bir sezon beraber oynayacağız. Partneriz ve aramızdaki etkileşim gerçekten önemliydi. O gün ikimiz de çok temkinli yaklaştık. Hatta aklımdan ‘Hande sadece iş iş diyen bir kız mı? Hiç muhabbet etmez mi?’ gibi şeyler geçti. Ama sete girince anladım ki Hande acayip samimi bir kız ve muhabbeti keyifli bir insanmış.
‘Aşk Laftan Anlamaz’da sizi etkileyen ve ‘Bu işte olmalıyım’ dedirten şey ne oldu?
H.E.: Karakterlerimizin altyapılarının çok iyi oturduğunu düşünüyorum. Senaryonun çok doğal ve samimi olması beni cezbetti. Hayat’ın bana benzer yönlerinin çok olması ve canlandırması keyifli bir karakter olması da cabası. Murat karşısına çıkınca Hayat biraz şaşkına dönüyor. Aslında her kadın âşık olduğunda biraz şaşkın olur. Aşk insanı şaşkına çevirir. Hayat’ın bir de sert bir tarafı var. İnatçı ve güçlü olmaya, kendi ayakları üstünde durmaya çalışan birini canlandırıyorum.
B.D.: Akıcı ve komik bir senaryomuz var. On saat bakışma, ağırdan alma yok. Duygusal anlar ve yoğun bakışmaların olduğu sahneler tabii ki var. Bu aynı zamanda komik de bir iş. Biz de henüz izlemedik ama çok güleceğimize eminim. Biz yaptığımız işten çok eminiz. Ne çıkacağını biliyoruz. Bu da bizi heyecanlandırıyor. Senaryo her şeyden önce gelir ve ‘Aşk Laftan Anlamaz’ bana güzel bir senaryoyla geldi.
Hayat ve Murat nasıl bir ikili?
B.D.: Hayat’la Murat bariz zıt karakterler. Murat pozisyonu itibarıyla Hayat’ın çaresizliğinden yararlanıyor. Ancak Hayat’ın inadına ve sabrına hayran kalıyor.
Bu akşam bizi nasıl bir ilk bölüm bekliyor?
H.E.: Neşeli, yaz enerjisiyle dolu bir bölüm izleyecekler ve gerçekten keyif alacaklar. Kanalı değiştiremeyeceğiniz sürükleyici bir ilk bölüm sizi bekliyor. Oyuncu kadrosu olarak sadece senaryo gereği değil kamera arkasında da çok neşeliyiz. Bu enerji daha ilk bölümde ekrana yansıyacak.
Sizce bir projenin başarısında oyuncunun etkisi nedir?
H.E.: Tabii ki çok büyük ama bir işi güzel ve başarılı kılan doğru ekibin birleşmesidir. Sadece bir oyuncu çok iyi bir iş çıkaramaz.
B.D.: Her şey bir bütün, bir puzzle’ın parçası. Evet, belki burada Hande ve Burak var diye açıyorlar ama diğer oyuncuları ve karakterleri tanıdıkça işi takip etmeye devam edecekler. Hande ve Burak’ın işi olmaktan çıkıp çok güzel bir işe dönüşüyor. İsimler dizinin ilk bölümünde önemlidir. Ona baktıracak olan şeydir. Ancak isim tek başına başarı getirmez. Başarı bir ekibin işidir.
‘Aşk Laftan Anlamaz’da hissedilecek en yoğun duygu nedir?
H.E.: Dizideki her şey hayatın içinde de var. Hayatın içindekilerin sevimli ve eğlenceli hallerini göreceğiz.
B.D.: Seyreden insan kendi yaşadıklarını da görecek ve yaşamak istediklerini de. Finalde tebessümle ayrılacakları kesin.
‘Aşk Laftan Anlamaz’ı bir cümleyle anlatmanız gerekse ne derdiniz?
B.D.: Hayat tesadüflerden ibaret. Seni o tesadüfler belirliyor. Murat ve Hayat’ı bu tesadüfler aşka sürükleyecek.
H.E.: Bazen çok kötü olduğunu düşündüğün tesadüfler hayatının aşkını getirebilir.
Hande Erçel’le çalışmanın en güzel yanı nedir?
B.D.: Çok samimi ve içten olması. Partnerimin Hande olduğunu öğrendiğimde rahatladım. Tanıştığımızdan bu yana bana hep olumlu enerji verdi. Çalışırken karşınızdakinin sizi motive ediyor olması çok rahatlatıcı.
Burak Deniz’le çalışmanın en güzel yanı nedir?
H.E.: Burak’la sohbet etmeyi çok seviyorum. Kendine ait bir tarzı, bir düşünce yapısı var. Onunla konuşurken kötü anında bile olsan seni motive edebiliyor.
'Başrol popülarite açısından bir fırsat'
‘Aşk Laftan Anlamaz’ dizisinin kariyerinize nasıl bir etkisi olacağını düşünüyorsunuz?
B.D.: Her iş beraberinde yenilikleriyle geliyor. Benim ilk romantik komedi deneyimim, neler yapabildiğimi göreceğim. Vitrine böyle bir iş eklenmiş olacak. Ayrıca bu bir başrol, popülaritem açısından eminim daha destekleyici bir fırsat.
Kariyerinizin bundan sonrası için planlarınız neler?
B.D.: Yabancı dile yoğunlaşmak ve yurt dışında işimle ilgili çalışmalara katılmak. Ama hayatın ve şartların ne getireceğini tam kestiremiyorum.
'Zamanımız çok değerli bir hâle geldi'
Başrol oynamak oyuncuya nasıl sorumluluklar getiriyor?
B.D.: İlk aklıma gelen şey kendime daha iyi bakmam gerektiği. Bazı haftalar her gün sette olmam gerekebiliyor. Hasta olmam hem benim hem setin işini zorlaştırabilir. Spor yaptığım, sosyalleştiğim ve hatta eve vakit ayırdığım zamanı bile programlamam gerekiyor. Onun dışında her şey çok akıcı ve keyifli.
Başrolün getirdiği sorumluluklar hayatınızda neleri değiştirdi?
B.D.: Kendine daha fazla dikkat ediyorsun. Yediğini, içtiğini, yaşam şeklini kontrol ediyorsun. Zamanını daha tasarruflu harcamaya çalışıyorsun. İlk başrolüm ve gerçekten ağır bir yük. En çok iş sende ve bu, enerjine ve sosyal hayatına yansıyor. Her getirinin bir götürüsü var. Bundan rahatsız değilim, sonuçta bunlar güzel yorgunluklar. Haftanın altı günü çalışıyorsun senden kaynaklanan bir aksaklık bütün ekibi etkiliyor.
H.E.: Burak çok güzel bir şey söyledi. Her getirinin bir götürüsü var. Başrol olmanın çok güzel getirileri var ama aynı zamanda da götürüyormuş. Ben de bunu yeni yeni öğreniyorum. Zaman çok değerli hâle geliyor. Boş zamanında ne yapacağını bilemiyorsun. Bir anda öyle çok seçenek oluyor ki sonunda yatıp kalabiliyorsun.
B.D.: Bir pazar günü düşün. Evi mi toplayacaksın, arkadaşlarla mı görüşeceksin, köpeğini mi gezdireceksin? Bütün bunları düşününce finalde yatıp uyuduğum zamanları biliyorum. Ama avantajımız şu; genç bir kadroyuz ve setteki boş anları eğlence ve sohbete ayırabiliyoruz.